12 Mart 2013 Salı

Efendimizin Sünneti !


Yemeğe tuz ile başlanırsa beyin tarafından gönderilen bir uyarı sayesinde,midede mukus denilen sindirimi kolaylaştırıcı bir tabaka oluşturduğunu ve midenin sindirime hazırlıksız yakalanmasını önlediğini…


• Yemek yerken yerde oturarak sol ayağı katlayıp sağ ayağı karna çekerek oturulup yenildiğinde, su ile doldurulmuş balon şeklinde olan midenin çıkış kısmını kapatarak yenilen gıdanın tam sindirilmeden bağ ırsaklara kaçmasını önleyeceğini ve mide dolunca da doygunluk hissi vererek çok fazla yemeden kalkılacağını…

• Yemek yerken yemeğin ortasında su içildiğinde içilen suyun yenilen gıdaların sindirilmesine, gerekli vitaminlerin emilmesine katkıda bulunduğunu ve midede doygunluk hissi vererek az yemeye vesile olduğunu…

• Oturularak ve en az 3 yudumda içilen su, dil ve ağız bölgesinde daha fazla duraksadığından tükürük bezleri için gerekli olan suyun emilimini artırıp anti bakteriyel ve antioksidan etkiye sahip tükürüğün salgılanmasını artırarak ağız ve diş sağlığına katkıda bulunduğunu..

• Uyurken sağ yana dönüp yatıldığında solda olan kalbimizin daha rahat çalışmasına neden olarak, kalbi yormadan dinlenmiş bir vaziyette kalkılabileceğini…

• Tuvalete girerken sol ayakla ilk adım atıldığında kaygan olan zeminde ayağın kayması durumunda sola göre daha güçlü olan sağ ayağın düşmeyi engelleyerek vücudu dengelediğini..

• Banyo yaptıktan sonra ayaklara soğuk su dökmenin kan dolaşımını hızlandırıp sıcak sudan dolayı genleşmiş olan damarların içindeki kanın aktivasyonunu artırarak tansiyon düşüklüğünü önlediğini ve savunma mekanizmasını güçlendirdiğini…

• Kesintisiz uyunan uzun gece uykularının, damarlarda vazodilatasyona neden olduğunu, uyku ortalarında kalkıp el yüz yıkamak (ör: abdest almak) az yorucu egzersizler yapmanın (ör: teheccüd namazı) vazodilatasyonu engellediğini ve daha zinde kalkılabileceğini…

• Bütün bunların, 1600 sene evvel Peygamberimiz (sav) in yaptığı
ve ümmeti için de tavsiye ettiği sünnet-i seniyyeler olduğunu...BİLİYOR MUYDUNUZ ?

Kemoterapi ne kadar TEHLİKELİ !

Kanser, ...


Iowa Üniversitesi Kemoterapi sızdığında yada saçıldığında ne yapılması gerektiğini anlatmış. uygulanması gereken protokol:

Bu protokol doktorlar ve sağlık çalıanları için.

1) Latex eldiven giyin

2) Eğer KEMO ELBİSENİZE DÖKÜLÜRSE HEMEN ÜZERİNİZDEKİ ELBİSELERİ ÇIKARIN VE HEMEN DUŞA GİRİP İYİCE YIKANIN SABUNLANIN, İYİCE OVALANIN. KIZARMA KABARMA OLUP OLMADIĞINA BAKIN. YANMA HİSSİ OLUP 


OLMADIĞINI KONTROL EDİN!

3)BÜTÜN KESKİN OBJELERİ BİR YERDE TOPLAYIN VE UZAK DURUN

4) KAĞIT HAVLU GİBİ BİR ŞEYLE O ALANI TEMİZLEYİN

5)DÖKÜLEN ALANI ENFEKSİYON ÖNLEYİCİ BİR ŞEYLE TEMİZLEYİN MESELA CAM SİLİCİ, ALKOL, ÇAMAŞIRSUYU YADA HALI TEMİZLEYİCİSİYLE TEMİZLEYİN.

6)ELDİVEN GİYEREK TEMİZLEDİĞİNİZ ALANDA KULLANDIĞINIZ KAĞIT HAVLULARI HEMEN BİR POŞETİN İÇİNE KOYUP İŞARETLEYİN.

7)KORUYUCU ELBİSENİZE DÖKÜLEN KEMO VE SİLMEK İÇİN KULLANDIĞINIZ BEZ BUNLAR FARKLI ÇAMAŞIR MAKİNALARINDA SICAK SUDA YIKANMALIDIR.

8)EĞER KEMO MOBİLYAYA DÖKÜLMÜŞSE, DÖKÜLDÜĞÜ ALANI SABUNLU SUYLA KEMO GEÇİRMEZ ELDİVENLE İYİCE OVALAYIN TEMİZLEYİN.

9)HASTALAR VE SAĞLIK GÖREVLİLERİ KUSMA GÖRÜLEBİLİR 48 SAAT İÇİNDE EN İYİ EL YIKAMA TEKNİĞİYLE ELLERİNİ YIKAMALIDIR.


Kemoterapi sadece parayı çöpe atmak'tır.

Bu video'da Dr. Glidden 1994 senesinde onkoloji dergisinde bir rapor yayınlandığını ve bu raporda yetişkin insanlar üzerinde yapılan kemoterapi başarı yüzdesine bakıldığında 12 yıllık araştırma sonucu kemnoterapinin başarısızlık oranının sadece %97 olduğu görülmüş. Yani % 97 başarısızlıkla sonuçlandığı görülmüş  O ZAMAN NEDEN HALA UYGULANIYOR ??? TEK SEBEBİ PARA!!!.

Sinüs enfeksiyonundan dolayı bir doktora giderseniz size bir antibiyotik reçete yazar ve imzalar.Bu reçelediği ilaçtan bir geri dönüş alamaz!.EĞER BU ANTİBİYOTİKTEN AYDA 5.000 TANE İMZALARSA O ZAMAN O DOKTORA İLAÇ ŞİRKETLERİ KONFERANS VEREBİLMESİ İÇİN İMAKAN SUNARLAR!!.FAKAT KEMOTERAPİ İLAÇLARINA BAKARSAK O ZAMAN BU DURUM ÇOK FARKLIDIR!!!.

EĞER DOKTORUNUZ SİZE KEMOTERAPİ İLACI REÇETELERSE BU İLACI İLAÇ ŞİRKETLERİNDEN 5.000 DOLARA SATIN ALIR. SONRA BUNU HASTAYA 20.000 DOLARA SATAR!!!SİGORTA ŞİRKETİ 9000 DOLARINI KARŞILAR, DOKTORDA 4000 DOLAR FARKI CEBE ATAR!!!. KEMOTERAPİ İLAÇLARININ REÇETELENMESİNİN TEK NEDENİ PARADIR. % 97 BAŞARISIZ OLAN BİR İLAÇ HALEN NEDEN REÇETELENİR? ÇALIŞMADIĞI İŞE YARAMADIĞI ARTIK BELLİ!!! 

MESELA BİR ARABA FABRİKASI DÜŞÜNÜN, YAPTIĞI ARABALARIN %97 Sİ PATLASIN PARÇALANSIN HALA OTOMOBİL İŞİNDE VAR OLABİLİR Mİ? HAYIR OLAMAZ!!

BU BUZDAĞININ KONTROL MEKANİZMASININ SADECE UCUNDA GÖZÜKEN KISMI! . BİR KİTAP YAZDIM KANSER HASTALARININ DOKTORLARINA 10 TANE SORU SORMALARINI İSTİYORUM SADECE 10 SORU!!.

BİZ AMERİKA OLARAK KANSER LE SAVAŞI KAYBETTİK, KAYBETTİK NEDEN Mİ ? KANSER BÜTÜNCÜL BAKILMASI GEREKEN BİR FENOMENDİR. KANSER OLAN BÖLGEYE BAKIP ONU KÜÇÜLTMEYE ÇALIŞMANIZ SAÇMALIK'TIR. BU MEDİKAL DOKTORLAR RENK KÖRÜNE BENZERLER, BİR GEMİYE BAKARLAR ONU YA SİYAH YADA BEYAZ ALGILARLAR.

SİZ ZANNEDİYORMUSUNUZ Kİ PARALAR KANSER ARAŞTIRMALARINA GİDİYOR!!! İŞE YARAMAYAN CERRAHİ MÜDAHALELER VE İLAÇLARA GİDİYOR Kİ!!! BUNLARDA İŞE YARAMIYOR!!!!.

NEDEN KADINLAR SELENYUMDAN BAHSETMİYORLAR!!!. EĞER BU ÜLKEDE KADINLAR PANKARTLAR AÇIP MEME KANSERİNDEN %80 KORUNABİLİRİZ SADECE GÜNDE 2GR SELENYUM ALARAK DESE 1 JENERASYONU % 80 ORANINDA MEME KANSERİNDEN KORUYABİLİRİZ.BUNU NEDEN YAPMIYORUZ ??

AMERİKA KAR ÜZERİNE YANİ KAZANÇ ÜZERİNE KURULMUŞ BİR ÜLKEDİR. VE BU ÜLKEDE YAŞAYANLARIN GÖZÜ KÖR OLMUŞ VE BU GERÇEĞİ GÖREMİYORLAR HALA. 


Not: Dr Peter Glidden Holistik bütüncül yaklaşmamız gerekir derken aslında Dr. Young ın işaret ettiği pH e yani beden sıvısına dikkat çekiyor ama o burda gösterilmiyor ama izlediğinizde konuya hakim seniz ne demek istediğini anlıyorsunuz. Dr Peter Glidden bahsettiği % 97 başarısılık yani başarı oranı sadece % 2.3 buda amerikadaki veriler. Unutmayın türkiyede böyle bir istatistik hiç tutulmuyor bile!!!. Vücut pH ınızı karbonatla yükseltir .. D Vitamini alırsanız kanser olma riskinizi çok ciddi oranda küçültürsünüz. .. Kadınlar eğer GÜNDE 2 GR SELENYUM ALIRLARSA BU ORAN % 80 ORANINDA AZALACAK'TIR. TABİ HEM KARBONAT, HEM SELENYUM , HEM VİTAMİN D ALINIRSA BU ORAN ÇOK DÜŞÜCEKTİR.

Not 2: Dr Peter Glidden bahsettiği %97 başarısızlık raporunun bir benzerini burda okuyabilirsiniz. Burası medikal kütüphane bütün doktorlar buradan araştırmalarını yapıyorlar.


Kanser Ölüme Sebeb Olmaz!!! BU YAZIYI MUHAKKAK OKUYUN!

Bu çok ÖNEMLİ DİKKAT! - VİTAMİN D

Andreas Moritz BU VİDEODA bedenin nasıl kendisini tedavi ettğini anlatıyor. Bu ne yazıkki hep gözden kaçırılan bir mevzu. Benim kanserle ilgili okuduğum yığınla yazıda hep Vitamin D eksikliği çıkıyor. Hatta tavsiye verirken bile bunu unutabiliyorum. Andreas Moritz bütün kanser hastalarına bakın hepsinde Vitamin D eksikliği görürsünüz diyor. Benimde yaptığım bütün araştırmalarda hep D Vitamini eksikliğine rasladım. Burda çok pozitif konuşuyor eğer yeterli Vitamin D yani güneş ışığı alırsanız ne grip, ne nezle nede bir hastalığa yakalanmazsınız, yakalansanız bile vücut kendisini kısa sürede onarır. Vücutta tümörler oluşur sonra yine oluştukları gibi yok olurlar. Vücudun bağışıklık sistemi güçlü olduğunda vücut kendisini çabucak tedavi eder. 

Video'dan ayrı olarak görmemezlikten geldiğim bir konu bu!!. Modern yaşam, bilgisayarlar, kapalı odalar, kapalı çalışma alanları, evden çıkıp işe gitme, hep kapalı ortamlarda kalma hepimizde D vitamini eksikliğine sebebiyet veriyor. Bu hep unuttuğumuz bir konu, ben tavsiye verirken bile unutabiliyorum. Bazen vücudumda bir şey eksik ne eksik ne eksik diye düşünürken bu video karşıma çıktı. Seyrederken hem sıkıldım, hem sevindim çünkü başa kaka kaka D Vitamini diyor.

Sosyetik toplumumuzda en ufak bişide gidip ellerimizi yıkarız, halbuki derimizin üstünde derimizi koruyan bakteriler vardır. Bu bakteriler derimizin sağlıklı kalmasını sağlar. Bu bakterileri biz yok ettiğimizde, bağışıklık sistemimiz zayıflar, tenbelleşir.(bu kısımda söylediklerine katıldığımı söyliyemem) Tekrar ilginç bir görüş söylüyor "kanser hücrelerinin vücudumuzda olması bağışıklık sistemini canlı ve aktif halde tutar. Bedenimizde yaşamımız boyunca her zaman kanser hücreleri var'dır (bu sözü çok doğru) Bedenimiz her zaman bu kanser hücrelerine sahip'tir."

Şimdi daha ilginç bir şey söylüyor "Ölen insanlarda yapılan otopsilerin %80 - 85 de bu insanların tümör yada kanserden ölmedikleri görülmüştür. Kanserin kendisi ölüme sebebiyet vermez, kanserden dolayı ölmezsiniz. Tümörler ortaya çıkar ve sonra yok olurlar .. giderler. Eğer ortamı değiştirirse, yediği diyeti düzeltir sağlıklı beslenirse, stresi düşürürse ve GÜNEŞE ÇIKIP D VİTAMİNİ ALIRSA VÜCUT ZATEN KENDİSİNİ TEDAVİ EDER. nEDEN İNSANLAR KIŞ AYLARINDA GRİP NEZLE OLURLAR ÇÜNKÜ VİTAMİN D DÜŞÜK ORANDADIR. NEDEN GRİBE YAKALANIRIZ MİKROPLARDAN DOLAYI HASTA OLMAYIZ. YETERLİ EGZERSİZ, YETERSİZ GIDA VE YETERSİZ D VİTAMİNİNDEN DOLAYI HASTA OLURUZ. AMERİKALILARIN % 85 VİTAMİN D DÜŞÜKLÜĞÜ VARDIR. KANSER HASTALARINA BAKTIĞIMIZDA VİTAMİN D EKSİKLİĞİNE SAHİP OLDUKLARINI GÖRÜRÜZ 2 GÜN ÖNCE BİR ÜNİVERSİTEDE YAPILAN ARAŞTIRMAYA GÖRE (Creighton University School of Medicine) KANSER HASTALARININ % 77 Sİ VİTAMİN D SEVİYESİ NORMAL SEVİYELERDE OLDUĞUNDA KORUNURLAR YANİ KANSER OLMAKTAN KORUNURLAR. EĞER % 77 BAŞARI ŞANSI VARSA DÜŞÜNSENİZE İLAÇ ŞİRKETLERİ İÇİN % 77 LİK BİR KAYIP DEMEK BU!. 

KEMOTERAPİ İLAÇLARININ BAŞARI ORANI % 2.3 TÜR. AVUSTRALYADA BU % 2.1'DİR. RADYO TERAPİNİN BAŞARI ORANI %2.2 CİVARINDADIR. GÜNEŞİN TEDAVİ ETME GÜCÜYLE BU ORAN KARŞILAŞTIRILDIĞINDA ( % 77 ). EĞER YETERLİ D VİTAMİNİ ALIRSANIZ NE NEZLEYE, NE GRİBE NE KANSERE NE DİYABET HASTASI OLMAZSINIZ. BÜTÜN BU HASTALIKLAR DÜŞÜK D VİTAMİNİ SEBEBİYLE OLUŞUR"

NOT: D VİTAMİNİ ASLINDA HER YERDE HAYATİ OLARAK GEÇİYOR. BEDENLERİ ROBOT GİBİ DÜŞÜNÜRSEK VİTAMİN D BİZİM BATARYAMIZDIR. EĞER YETERLİ BATARYASI YOKSA BİR CİHAZ NE OLUR ÖNCE ÇALIŞMA KABİLİYETİ ZAYIFLAR, SONUNDA BATARYA BİTİNCE ÇALIŞMAZ. pH ne kadar önemliyse vitamin D alınmasıda o kadar önemlidir. Bunu Dr.Young da söylüyor ama sık hiç tekrar etmiyor, sanırım çiftliğindeki hastalarına bunu özelikle tavsiye ediyor yada çok denk gelmedik. Kanserle ilgili bütün okuduğum yazılarda hep Vitamin D vurgusu yapılıyordu. Bunu geçen sene bende vurguladım ama sonra başka konulara atlayınca yine aklımdan gitmişti. Bu kış aylarında en azından Solgar Vitamin D3 hapları alınabilir. Yada hava iyi olduğunda öğlen vakti 15 20 dk bile yürüyüş yapılsa güneşte çok sağlıklı olunur. Öğlen yürüyüşlerine önem vermek lazım 25 dk yürüsek mükemmel olur.


Amerikan Tıp Kütüphanesi - Pub Med

Yüksek pH terapisi - İnsan ve fareler üstünde yapılan Her vakkada TÜMÖRLERİN YOK OLDUĞU GÖZLEMLENMİŞ

Kütle spektrometrisi ve izotop la yapılan çalışmalarda potasyum, rubidyum ve özellikle sezyum kanser hücreleri tarafından başarılı bir şekilde alınıyor. Bu alınım A Vitamini ve C Vitaminiyleş çinko ve selenyumla destekleniyor. Sezyum'la hücrelerdeki pH seviyesi 8 e çıkarılıyor. Hücrelerdeki bölünme ve yaşam ömrü kısalıyor. 

Farelerde sezyum ve rubidyum kullanıldığında 2 Hafta içinde tümörlerin küçüldüğü gözlemlenmiş. Bununla birlikte farelerde kanserin yol açtığı hiç bir yan etki gözlemlenmemiş. 30'un üstünde insan test olarak kullanılmış. Her vakkada TÜMÖRLERİN YOK OLDUĞU GÖZLEMLENMİŞ.BUNUNLA BİRLİKTE KANSERDEN KAYNAKLANAN BÜTÜN YAN ETKİLER 12 İLA 36 SAAT ARASINDA YOK OLMUŞ!. KEMOTERAPİ VE MORFİN ALAN HASTALARDA BU SÜRE DAHA UZUN SÜRMÜŞ. pH Terapisiyle gıda alınımına bağlı olarak kanserin tekrar etme riski çok düşük görülmüş.

Not: Bu yazıyı sanırım geçtiğimiz Ocak ayında paylaşmıştım ama şimdi tekrar tercüme ettim. Bu site bütün doktorların kullandığı Amerikan Tıp Kütüphanesi - Pub Med. Bu araştırma 1984'te yapılmış bunuda unutmayın!!!. O zamandan bu zamana çok insan öldü kanserden, bütün bu çalışmalar var ama onlar israrla kemoterapiyle zehirleyip öldürmeyi tercih ediyorlar. Teyzem 1996 da kolon kanserinden vefat etti. Bu bilgileri biliyor olsaydım şuan o yaşar aramızda olurdu.  Ama o zamanlar bu bilgilere ulaşılamıyordu. Ancak ulaşıldığında bile bu olayı kafamda çözmek 4-5 yılımı aldı. Hepiniz benden daha hızlısınızdır :)